yine
ya yoldasın ya da hazırlanıyorsun şimdi
bir meçhul yola... üzere olmanın telaşıyla bakıyor gözlerin ve üstüne katlayıp bavula koyamadığın temiz çamaşırların aksine, kirli kükürt kokan eşyaların kokusu sinmiş. kesin, korkak ruhunu da içinden söküp tıkıştırmak istiyorsun bavula ama ne çare! yeni yolların sevinci hiç hoş durmuyor yüzünde ve yürümek; ayakların için çok utanç verici... tabi uğurlayanının olmaması da karatıyor olmayan görüş mesafeni. üşümüş hatta donmuş bir dudakla susman bile acınılası kılmıyor, çaresiz gözükmeyi bir türlü beceremeyen seni. iyi becerdiğin tek şeyi yaptın: kaçmak! seni kendine adam zannettiren tek şey buydu zaten, ama yüzünü aynaya yansımıyor olmaktan yine kurtaramadı... yazık. Deniz Menekşe |
acınılası kılmıyor,
çaresiz gözükmeyi bir türlü beceremeyen
seni.
güzeldi