ÜŞÜMEK
üşümek gözlerinde üşümek
donarcasına üşümek ayın ve gök yüzünün mahareti gibi dokununca ellerine teninde üşümek sonra birden koklayarak güneşi yağmak saçlarına istanbul yağmuru gibi aç ellerini dir damla süzülecek göğün renginden yıldırım düşmüş gökyüzü utangaç alır her yeri bir ince sızı ah bir damla misali patikalarından süzülsem alıp götürse beni tenin konusunun gittiği yere üşümek ey yar teninde üşümek perdesi çekili penceremin tozlanmış raflar örtüler ve ve ve bir mahşer kavgası bu sensiz evler kaldırımlar caddeler ve hatta çıkmaz sokaklar anla ve gitme üşüyorum sıkı tut ellerimi buhar olacak patikaları kurumasın baharın ah tutabilmek ellerini üşürken can veren gün ışığı gibi ah bakabilmek gözlerinde bakamiyacağım kadar derine kaybolurcasına cadde şaşkını gibi ey şaşkınlığıma sebep gitme üşüyorummmm |