Azrailin Adı ŞohbenŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 2001Yılı’nın 28 Şubat’ın da Çiğli/Egekent’te karşı apartman da oturan aile dostumuz, can arkadaşımız Selma Özkurt’un sevgili kızı Mine’yi henüz 14 yaşına yeni girmişken, çok trajik bir banyodaki "Şohben Zehirlenmesi"nden kaybedince, taziye’sinde açılan anı defterine o an spontane yazdığım ve sevgili Mine’ye ithaf ettiğim şiir’imdir.
2001 Şubat’ın yirmi sekizi çarşamba,
ılık bir hava ve yağmur bulutlarının gölgelediği mahzun bir İzmir akşamı. Baharı müjdeliyor adeta cıvıl cıvıl kuş sesleri nereden bilsinler acımızı? Nereden? Nasıl? -O-ki; sütün aklığı billurun saydamlığında, henüz on dördüne yeni basmış dünya tatlısı bir -şirinlik- mucizesi genç bir fidan bir inci tanesi bir minik kuşun yirmi üç şubatta ölüme yenik düştüğünü. Evimizde fiğan yüreğimizde bir kor ateş bir alev ki oy havar oy! Evren’in tüm yanardağları ve mağma katmanları yanında masum ve bakire bir buzul dağı gibi kalır. Ölüm; bir kez daha "kalleş"olsun adın! Utan bu rezil zaferinden utan! Aha; bir çentik te ben atıyorum yaşama, yani sürüp giden hayata. Bu yaşattığın "çaresizlik" ne adil ne de doğal. Senin bu rezil gerçeğine inat bitip giden bir gelen bin bir hayat. Bak! Toprak çiçeğe kesti gözlerimiz suya akşamlarımız hazin renklerimiz mat heyhat yaşıyoruz ve yaşıyorsun Mine ölüme inat!!!!.... Not: "Ben, Ahmet amcası, sevgili Mine’ye ithaf ediyorum." 28:02:2001.Çiğli/Egekent |