''ÇOCUKLUĞUMU ÖZLEDİM''
Not: Bu şiir de serbest ölçü kullanılmıştır.
Masam da eskilerden kalma Yırtık not kırıntıları Düşüncelerime ağır basıyor bu terimler Nasıl da sığdırdın öyle Mürekkebe aç kağıtlara. Ayak ucumda kara kalemle yazılmış Lisanı anlaşılmayan eski bir lugat Pervasızca sırıtıyor yüzüme Tahrik ediyor beynimi amansızca Ulu orta soyunuyorum ihtirasımı Utanmadan nahoş bedenlere Sinkaflı küfürlere malzeme oluyor Yalnız odalarda taşlanan Paslı terbiyem. Paramparça olmuş Yırtık ayakkabılarım. Öyleya, yorulmadan o kadar yol aldı Yorgun ayaklarım. İki cümleyle anlatmış sanki beni Düşünsene? Koskoca bir ömür... Engebeli kasisli yollara Gelin etmiş çocukluğumu. Şehvete doymayan kirli bir tende yitirilmiş Suçsuz bekaretim. Acımasız töreler Bacası tütmeyen çatılarıma oda olmuş Yalnızlığıma tanık olan Kirası ödenmemiş soğuk evlere. Acılar ailem olmuş, ne yana kaçsam Dairesi düğümlenmiş kaynana kendiri gibi Boğazıma dolanıyor. Neyse.. Haa o mu? Ah ah... Bu kadın... Uzanıp uzanıp şiirime bakıyor. Ne derse beğenirsiniz? Senden şair olmaz! Olsa olsa şiir kasabı olur. Birde bıyık ucundan gülümsemesi yokmu? Sende erkek ruhundan anlıyorsan Bende bakireyim be kadın Bırakın?.. Bırakın beni Öldüreceğim bu kadını... .................. .............. Şimdi Hangi şiirimi yazsam anlatırım seni Çocukluğum... Çok özledim seni çok Hatırlar mısın? Ayaklarımla kapı aralığında tırmanmayı özledim Bayram sabahlarında babamdan istediğim paralarla Kızkaçıran vardı ya hani Kapı aralarında ne zaman gelipte Korkutacağım diye beklediğim kızları özledim. Şimdi ne o (babam) var... Ne de sen cocukluğum Selahaddin TEKİN |