YALNIZLIĞIM
Merhaba yalnızlığım
Bak, yine ben geldim. Ne çok kısa sürdü ayrılığımız? Ne çok özlemişim seni? Beraber dertleşiriz yine bu gece. Öyle doluyum ki inan, Şiirler kar etmiyor artık, Ucu yanık kağıtlara dökmeye. Biliyorum, gitme demiştin bana, Dinlemedim seni. Kandırdı yine beni Acı gerçekleri saklayan tatlı diller. Saklanan gerçekleri bir türlü görmedi Toz pembe gözlerimi büyüledi Dışı sahte renklerle boyanmış Katran karası zifirler. Biliyor musun? Yokluğun, bir karabasan gibi üstümde şimdi. O kadar ağır ki bedenim kaldırmıyor. Ellerimde sebebsiz bir kelepçe Ayaklarıma vuruldu prangalar. Falakaya yatırıldım günlerce. Sorgusuz, sualsiz attılar beni hücreye Ne günahım vardı bilmiyorum! Yanı başımda yazılarla karalanmış kühlü bir ranza Başımı koyamadım astarı bozuk şu yastığa Isıtmadı bir türlü yırtık battaniyem. Göremiyorum yüzümü kırık aynalar da. Tesellim oldu, paslı pencereden sızan Renkli sokak lambalarım. Allahım!.. Hangi günahın bedeli bu!! Bir an önce uyandır beni bu tatsız rüya dan. Bir an önce bitsin nedensiz ıstıraplarım. Sonra mı? Yaka paça attılar beni, Soğuk kaldırımlara anadan üryan. Rezil rüsvay oldum dosta düşmana. Dışarda fırtınası dinmemiş bir boran Sırılsıklam oldum bedbaht sokaklarda. Sen sen ol yalnızlığım Kaptırma yüreğini acemi demirci çıraklarına Acemi ellerde örselenmiyor gönüller. Dedim ya, anlatacak çok şey var. Başım gövdeme ağır geliyor şimdi. Beraber dertleşiriz yine bu gece. Bak, yine ben geldim Ne çok kısa sürdü ayrılığımız? Ne çok özlemişim seni? Yalnızlığım... Selahaddin TEKİN |