SAVAŞ'IN ÇOCUKLARI
Mutsuz şimdilerde,
Mutsuz ve yorgun,yarınsız, Bazı yerlerde,savaşın çocukları. Gülüşleri donmuş,yüzlerinde. Oyuncaklar,sarı mavi balonlar yerine, Silah ve ölüm aletleri var, Kirli,paslı ve nasırlı, Küçücük,günahsız ellerinde. Ölüm,pusuda onlar için köşelerde. Avurtları çökmüş, Gözlerinin feri kaçmış. Çektim bir kenara,sordum. Hatırlamıyor,kaç gündür, Susuz ve aç’mış. Mutsuz diyarların, Mutsuz çocukları. Kır çiçekleri,gül fidanları. Çekildim bir kenara, Düşündüm olanları. Düşündüm bu savaşları, Çocuklara,acımadan çıkaranları. Ve bu çocukları,mutsuz bırakanları. Yok işte...yok bu çocukların yarınları. Başka diyarlarda,oyun parklarında, Karınları tok,sırtları pek, Oyunlar oynarken akranları, Çoktan unutmuşlar,Neş’eyi,gülmeyi, Çocuk gibi,çocukcasına ağlamayı. Mutsuz diyarların, Mutsuz çocukları. Kiraz çiçekleri,Zeytin fidanları. Acı ve bakır çalığı,keskin, Hüzün var yüzlerinde. "Şimdi varım" "Ama yarını bilmiyorum"dercesine, Mutsuz diyarların, Mutsuz çocukları. Lotüs çiçekleri,karanfil fideleri. Onların da,hakları, Oyunlar oynamak,düşüp yaralanmak, Tadını çıkararak, Çocukça gülmek,çocukça ağlamak. Tanrım...bu savaşları Nasıl...ne zaman ? Kim durduracak. Ve bu çocukları felaketlerden, Kimler...nasıl kurtaracak ? Tuğal KÖSEMEN |