Özlemek
Yani işde gecenin körü,
Yazmak onu, Bıkmadan usanmadan,üstelikde görev gibi değil, İçdiğin şarap gibi, İçtiğin aşk gibi onu düşünmek ve düşlemek. Duygularının esiri, Mühebbet bir dünya... Hiçbir zamana sığmayan iştahla düşünmek, Şiirlerle,şarkılarla doyuramadığın bir özlemle özlemek. Yüzlerde onun yüzünü aramak, Aramak, Kaybettiğinin yüzü mıh gibi aklında... Tanrı dudaklarıma, Onun dudaklarını sürdü ki, Tat ve sürün dedi. Unutulmaz bir tadla... Tanrı onun ruhunu benim ruhumla tanışdırdı ki, Gerçek aşkı ordan burdan kitaplardan okuyup duymamam için. Cezammı? Ödülümmü? Ayrımın yapamıyacak kadar kör bir bakış ona bakmak... Zamanın uzamasıyla özlemin içimde dayanılmaz olması, Bu özlemin beni yakması, Fırıncı babanın somunlarından çıkan duman gibi yüreğimin dumanı. özlemek özlemek Hasretle, Sevda ile... Özlemenin herşekliyle ve her tadıyla... Sınav kağıdım doldu be.... Gel artık!......Brn |