GÖZYAŞLI AH O DASTARIN İLMEKLERİ
GÖZYAŞLI O DASTARIN İLMEKLERİ..GÜLİSTAN..
Çam ormanlarının ısrarlı harika kokuları hücrelerinin en dibine kadar yerleşiyordu şimdi ,dönemeçli toprak yolların kıvrımlarında arada mola vererek tırmanıyorlardı aklın alamayacağı kadar zengin renklerin olduğu yerlere üzüm bağları incir ağaçları çam kokulu bahçeli evler sakin hayatı seçen kalabalık şehirlerin kirlenmiş gürültülerinden uzak sakinliği huzuru sunuyordu belkide İncirköy sanki incirin o beyaz çekirdekleri gibi pembelerin içindeki şeker tadında o natürel sahteleri olmayan o doğal insanları ile rengarenkti,yaylaların serinliğinde inip çıkan o göğüsleri rahatlamıştı şimdi Likya ve Kadyanda eski tarihin kokusunu hissetmek isteyenleri çağırıyordu sanki,biraz daha ilerlediklerinde dokuma el tezgahının eşlik ettiği türkülerde kızların sesi ovaya yayılıyordu kiminde sevgi,kiminde aşk,eli kınalı olanda beşik isteği kendilerinden geçmişti o türküler kimseyi görmüyorlardı ayaklarının ucunda ileri geri giden tezgah onları kendi dünyalarına sürüklerken Batsy işi gereği sürekli resim alıyordu mola vereceklerdi ,harıl harıl bir ateşin üzerindeki saçın üzerinde mis gibi kokan yufkalar aç olduklarını hatırlattı cumbalı evlerin biri konuk evi haline getirilmişti her yer her şey çam kokuyordu tene değen ipeklerin ucundaki boncuklu nakışlar yenen ekmeğin doyurucu harika tadı sahtekar o büyük şehirlerden kaçış doğanın koynunda hazırlanmış hamaklar cenneti hatırlatmak içindi Gülistan uyanan minik oğlana şarkılar söylüyordu ’gördün mü bak Küçük Reis burada herkes senin hizmetinde ,şu yanan ateş bile sen ne dersen o olur burada sadece sen konuşabilirsin’ ’Ben reis olmak istemiyoyum Güliş ben annemi istiyoyum o bana cucum diyoy ben onu istiyoyum ne oluy gideyim ben zuzu olmak istiyoyum Reis ııh ,ııh,olmiycam ben ’ben annemi istiyoyum annemi ’ Ağlayan miniği görünce ’ o halde sesini duy hemen telefon edelim bakalım yola çıkmışlar mı canım benim ağlama o gelecek ablalarını alıp gelecek sakın ağlama Reisler ağlamaz kızlar ağlar zırıl zırıl bayılırlar ağlamaya ,bak ben kız olduğum halde zırıl zırıl ağlamıyorum güçlüyüm çünki sen varsın reislerin yanında ağlayamam değil mi Minik Reis kızar sonra dimi ?gördünmü bak senden korkuyorum sen artık bir Reissin duydun mu bebişim ’ ’şimdi dur bakalım anneyi arıyoruz ’ dedi ve telefona sarıldı telefon cevap vermiyordu acaba hatlardamı bir şey olmuştu,alnından damlayan terler güç durumda olduğu anları sırılsıklam kollarına göğüs altlarına kadar yayıyordu şimdi sırtı bile terden yapış yapış olmuştu Batsy diye kuvvetle bağırdı resim çekmeye dalmış kız başını çevirdiğinde minik ağlıyor Gülistan ise Feray hanım yazan tuşa tekrar tekrar telaşeli parmakları ile basıyor basıyordu... GÖZYAŞIYLA YIKANIYOR O DASTARIN İLMEKLERİ Hissettiğim umutsuzluk peşimi bırakmayan siyah sular korkuya tutunmuş öfkeler göğsümün ucunda inip çıkıyor şimdi endişeler var titremelerimde ağlama küçüğüm ağlama cucum ağlama Minik Reis kollarımın arasında sımsıcaksın bak sızlanma denizin ötesinde kıpırdanıyor kuşlar suya dalıp çıkıyorlar bak bize bir şeyler anlatacaklar suda niye daire çiziyorlar? solgun sırılsıklam telaşeli hıçkırıklara mı boğuluyorlar? neler oluyor? göğsüm sıkıştı yine yorgunluk düştü üzerime halsizim başım dönüyor yanımda olman hatamı sence? Minik Reis sen emret sadece ağlama diye şarkılarımızı söyleyelim ne olur şu son gayretimle DOKUMA TEZGAHINDA GÖZYAŞLARI İLE ŞİMDİ BİR HİKAYE DOKUYOR ŞU DASTARIN İLMİKLERİ BU CENNETİN İÇİNDE YETER BE CANIM YARAB YETER AĞLATMA SAKIN HA SAKIN HELE ŞU CUCUYU O MİNİK REİSİMİ! GÜLİSTAN |