CANIMIN İÇİ
Kör bir sabahın buğulu camına yazılıp
dilimden dökülen her kelimeye seni ilmekledim. Hafızamın duldasız zulasında, ılgın kokuşlu günler biriktirdim bir gün dönersin umuduyla Ve Nedensiz susmalar biriktirdim güncelerimde Kederim boyumu aştı Canımın içi Siyah beyaz bütün rüyalarım, Özlemin dur durak bilmiyor içimde. Kaç kentin erken saatlerine tanıklık ettim. Kaç ayaza yüzümü yalattım. Şarkılardan fal tuttum ikimize ve Vasıfsız hatıralarından hayat kesiti, mutlulukla ilintili duygu yüklü şiirler derdim. sözlerime hüzün bulaştı canımın içi Hayata hep kıyısından tutundum yokluğunda Bırakıp gittiğin bu diyarların tadı yok şimdi, Senli sahneler düşüyor hayallerime hep Ve Efkârın kafama Düşlerin akşama Yokluğun cama vuruyor Tüm sancılı anlara, bulanık yarınlara ve çürüyen yıllara inat Zorba geceleri örtüp üstüme seni kocaman bir yürekle seviyorum hâlâ Ama sen yoksun Kaç gemi limana yanaştı Canımın içi Ne zaman seni hatırlasam Yaşamak uçurum kıyısındaki dar ve ince bir patikaya dönüşür Sancıların başlar kılcal damarlarımda geçmişin rıhtımına demir atıp yeniden nalân bir cümleyi daha hecelerim Pembesine küs gözlerle baktığım hayattan. Kabuk bağlamayan yaramı tekrar kanatırım. Gel artık, Efkârım gözlerimden taştı Canımın içi |