UMUTSUZLAR KERVANI
Uyanamadım gafletimden göremedim gerçeği, hakikati, haps olmuştum dünyanın avuçlarındaki yalana. mısralımda teselli arıyordum ama nafile duvarlarım her saniye tokat atıyordu sanki bana, çaresiz yol alıyordum umutsuzlar kervanında. Sokaklar artık zindan olmuştu bana, göz yaşlarım dindirmeye çalışıyordu yüreğimin sızısını, unutmaya çalıştığım her saniye daha çok yoruluyordu benliğim, nefesim kadar yakın hissediyordum geçmişi silip atmaya çalıştıkça daha çok yapışıyordu yakama, Çaresiz yol alıyordum umutsuzlar kervanında. Hatıralarla gizlenmişti güzel sandığım günlerim, kelimeler kifayetsiz kalıyordu acı ile düğüm düğüm oluyordu boğazım, sigaramın dumanı başımı her döndürmesinde unuturum sanıyordum ama olmadı başım her döndükçe sen geldin aklıma kaçışı aradım zalim sokaklarda, çıkmazlardaydı yollarım haps olmuştum sensizliğime ve de yalnızlığıma, Çaresiz yol alıyordum umutsuzlar kervanında. Bazen doğduğum güne sitem ediyordum bazende çocukluğumdaki masumluğu özlüyor kısa bir süreliğine de olsa geçmişe dönüyordum, hayallerimle yaşıyor gerçeklerimde ölüyordum adeta, bazen rüzgar olmak yanan yüreğimin ateşini söndürmek,bazende o ateşte titreyen yüreğini ısıtmak istiyordum,Sevgimin karşılığını bulmak umuduyla Çaresiz yol alıyordum umutsuzlar kervanında MAHMUT AYDINLIK
|