Suskunluk Kavramı
Suskunluk hırçın bir dalga gibidir
Bazen sessizce eser Bazen de hoyratça coşar İşte! kıyamet tam da buradan kopar Gecelerin sessizliği, gündüzlere akar Yağmurun bile yatağı var Nehir yatakları bütünleşir bir denizde Derinlikler başlar, devriye gezmeye Kimi düşlerde, kimi hayallerde Sızıntıların sızısı mayalaşır Ruhsal hücreler hamurlaşır İnsan’nın beyni, gergin bir hal alır Yavaş yavaş kuytlu bi köşeye çekilir Durulurca’sına, olup bitenlere anlam yükler Bazı kalıntılar yosun tutar İçinde ki çıkmazlar artar Hiç beklenmedik bir esnada Kurbağa’lar, hafiften göz kırpar Derin bir sessizlik sonrası.. İçinde ışıklar parıldar İlk yolculuklar ışığa göre güzergâh alır Yosunların üstüne çıkarak, gür bir sesle Çoğalarak, başlar haykırışlar İnsanın suskunluğu, kurbağa misali Önce beyinde sonra ruhunda netleşir Nihai kararı hayatına yansıtır Derinlikler sessizce çoğalarak büyür Olgunluk çağına yeni, bir umut getirerek, Merhaba derce’sine, kucaklar insanı Suskunluk sessizce ğlamak değil.. Mertçe haykırmaktır kavramı |