VEBA
Bir gün
içinde hapsolduğum Allah’ın bu büyük sanat eserini Damarlarında sıkışıp kaldım bir cin gibi Muhammetin putlara yaptığı gibi Seni de içimden,fırlatıp atacağım Ya da kaburgalarımı çekip her iki yana Bir damla döl gibi toprağa akacağım Bir umut yeşerir,beklentisi dahi Ruhumu koza yaptım sevdaya salacağım Seni de içimden fırlatıp atacağım Aşkı,ibadeti,şarabı ve katili Olmayan bu şehirden bir gün kaçacağım Mutaassıp oldum seneler boyu rakıyı zemzeme doldurup içeceğim Seni de içimden fırlatıp atacağım Çatma kaşlarını ahu sevdiğim Mızrak olup kalbine zarafet saçacağım Ölümün elimden olacak belki Elimi gölgeme doğru uzatıp Seni de içimden fırlatıp atacağım İstanbul mu büyük Allah’tan yoksa Allah mı İstanbul’dan Düşleri,tekamülü,kadını,yarını olmayan bir adam Eskilerin vaizleri ,cehennemin kapısını ardına kadar açmış Şiir yok,zevk yok,karın deşen Jack olmuş geceler,ben ne hakla Seni de içimden fırlatıp atacağım Bir rahle mi aradığım Yoksa taze ekmek gibi kokusunu alır olduğum Bir çift göğüs mü ,helallice alından öptüğüm Belkide dikenli yollarda bir dişi şeytan,velakin Seni de içimden fırlatıp atacağım Önümde duruyor Zeynel’in hırkası, Zülcenah’ın yaslı gamlı gözleri Bir yerde rahmet ve keder,bir yerden çınlıyor fahişe sesi Kabem şaşmış,kadehler,seccadem,suhuflar ve zemheri Ey kara kız,seni de içimden fırlatıp atacağım Hayatı ıskalayan şairler derneği Her gün beyaz parşömenlere sarılı bir ölünün kalktığı Yalancı şahitlerin helallik verdiği Oysa ciğerlerine dolan nefesi,hiç biri haketmeden yaşadı ey gece,yağmur ve ela,seni de içimden fırlatıp atacağım |