Bir sevda ki orman gülü tadında aşk gibi zehir tutku gibi çekici sen gibi gizemliYalçın bir kaya gibi inat yontuldukça çakmak çakar ruhum Göçebeyim bu alemde ne tadım kaldı ne de tuzum Sırça bir camın gölgesiyim Dilimde orman gülünün tadı Ruhumda öbek öbek uçuşmakta puhu kuşu Yılgın senelerim avucumda kül Göçebeyim bu alemde heybemde eylül Zembereği kırıldı zamanın Seneler söküldü etek ucumdan Ve ben savruldum hayat dalından Şiirlere gizlendim işte bu benim öyküm Ardından yüksük taktı acılar iğde dalı gönlüme Ve ucu yanık çemberin tam ortasında bir avuç külüm Tuzsuz deli bekir çaresizliğime gülsem sen gibi Kavgam kendimle dilimde isyan Çekip gitsem mi yada yansam mı çaresizliğimin gölgesinde Göçebeyim bu alemde ne tadım kaldı ne de tuzum Sırça bir camın gölgesiyim Dilimde orman gülünün tadı Ömrüm zemheri mayısında Gönlümü kara kış öptüğünden beri Hayat orman gülü çekici ve gizemli Baharın kayıp gülleri açmakta Gülüşüme hüzün yaslanmakta ecel gibi Ne sen beni anlayabildin ey can Nede ben seni anladım Al köyün senin olsun çekip gideceğim buralardan Varsın hüzün değsin gönlüme Bir sevda ki orman gülü tadında Aşk gibi zehir tutku gibi çekici sen gibi gizemli İşte o yüzden yaprak döktü ömrüm mahmudiye düzkaya |
Canlı
Ve mert,
Dik duran duyguları kutlarım.
-------------------Selamlar...