ÇÜRÜKTEN POST DÖNMEDEN DOST OLMAZ…r ü t ü n günler bozuntuya uğratılarak hızla kızıla boyanır soluksuz bırakılır karartarak ilk baharı renkler bulandırılır ve gece gündüz uğurlanırken bataklığa feryadın içinden akar dualar sislere bulanırken ortalık canlar kaybolur gözlerde ki acılar sükut eder boynun büküklüğün de muhkem açıklıkta bekler oldu ayrışık gönüller oysa ki görüşte bilmek vardı dönmelerin yüzünü fark etmek vardı ıssızlığı bak işte yine döküldü yüreklerden ah ile vahlar yerlere akşamın karanlık kısır döngüsüne düşen gölge kabahati gizledi sezdirmeden bile bile hüküm giydirdiler suçu olmayan vatandaşa süklüm büklümdü taksirat bilmeden boyunları hepten bükük kaldı şehitlerin ellerin de kir ellerin de kanımız kaldı itlerin soysuz aram sinsi sislerin koynunda saklı yoktur göreceğimiz anlatılamıyor ki meram çırpınıyordu hançerin ucun da ölüm buz kesti dil soğuk nefretiyle tükürdü yaratan yer ve gök titredi depremlerle geldi geri acıydı göğse değen ihmal üşüşürken üstümüze mevsimsiz karlar bizlerin yüzü bile kızarmadı üst üste başımıza geldikçe belalar bu bir bozgundur şu halimiz kara leke oldu kadere kökü çürüdü yaşantımızın dökülen yaşlarımız çekip de gitti toprağa geleceği olmayan ati düştü aniden akılsız başlara kara bulutlu gökyüzünde ağlaşan melekler kaldı geriye hüsran köprüsünden geçerken suskundu manyaklar laf anlamadılar ki itlere yelken açarken bu yüzden şaha kalkamadı atlar bilin ki hep oradaydık bir kötünün ve kötülüğün yolunda anlatamıyordum yüreğimin yangınların da insanlar menfaatten başka şeyi görmediler kesilince top yekun ağaçları hayatları sel altına kaldı mahkum bir vatanı doğuramaz ya insan hani bölünüp de kalırsınız işte bayraksız bir parçadan işte bu iş böyle bunca anaların göz yaşlarını görüp bilmedin de neden ki inandın dönmelere o şeytan bil ki ilk önce seni bitirecek inan sürtüp de duracak burnunu tek tek hepinizin yerlere çuvaldızı batırdın yaşanmış yaşanan ve yaşanacak olan bütün değerlere... kalır isek aptalca ayrılık içinde bu sert bir haykırış birleşirsek gönüllerde bu elbette ki hoş bir yakarış... /13.12.2014/ AZAP… |