GELSEYDİN
GELSEYDİN
Fesleğen kokulu çevliklerde Gezip tozsanda gelseydin Sürüklenip peşinden ahular Deniz kokulu püfür püfür esintilerle Usul usul sürpriz gibi gelseydin Yaz güneşiyle kavrulmuş bir günde Bir top kar gibi gelseydin Çekirge ıslıkları cırcır böceği konserleri Islanan teninde ter izleri Bir helke suyu tekmeleyerek gelseydin Ateşin düştüğü yerleri Görüpte yanıp gelseydin Duman tütmeyen ocaklara Eşek arılarından arta kalan Yarısı yenik salkımlarla gelseydin Orman içinde ağaç kovuklarında Derman arayıpta bulup gelseydin Belenlerde pelit gölgesinde Masum bebekler gibi uyanıp Minik adımlarla gülümseyerek gelseydin Yoğunlaşıp taşan duygulara Ilık bir nefes gibi gelseydin Sevdamız kelebek olmuş uçuyor İki beden bir şemsiye altında Nisan yamurları yağmadan gelseydin. Dolmayan çilem saltanata evladır Merhamet hissiyle dolup gelseydin Yüreğim elimde yüküm sevdadır El açan günahkar asi benliğime Kandil gecesinde Hızır olup gelseydin. Kanmayıp Dünyanın fani mülküne Huzura el açıp gelseydin Masiva varda yok hükmünde Vazgeçilmezlerden arınarak bir bir Yalın ayak pürtelaş çıkıp gelseydin. Sevdası olan dönüp bakmaz geriye Yüreğini eline alıp gelseydin Gemileri yakanlar ulaşır menzile Tek sermayem sevdiğimdir diye diye Tası tarağı toplamadan gelseydin Tükeniyor ömrümüz günbegün Hicran yaralarına merhem olup gelseydin Yetmezmi beni hakir gördüğün Mukadder bir akibet var hepimize Azrail kapımı çalmadan gelseydin. Turan UYSAL 17.05.2013 Abidinpaşa |