Öldüm Nihayet
Öldüm nihayet, öldüm işte
Gözlerimi açtım zifiri karanlığa Karanlığa... Sadık dostuma, can yoldaşıma Yoklukta var olmayı öğreten tek arkadaşıma Öldüm nihayet, öldüm işte Seyrediyorum dünyayı omuzlar üzerinde Tabutun ölüm kokusu doluyor ciğerime Elden ele taşınan bir hayat akıyor yüreğime Öldüm nihayet, öldüm işte “İyi biliriz”, “yazık oldu” yalanlarını geride bıraktım Ölmediğine sevinen yalancı gözlere baktım Boşuna yorulmayın; yalanı, riyayı öldüğüm gün yaktım Öldüm nihayet, öldüm işte İşim olmaz artık, ne aşkla ne sevgiyle Buluştum toprağın sesiyle ve bereketiyle Bir kefen ve bir yalnızlık kaldı benimle Öldüm nihayet, öldüm işte Mezarımın üzerini örter; soğuk ve gece Her şey yalan, gerçek olan “ölüm” o da iki hece Burada zenginler fakir, devler sanki bir cüce Öldüm nihayet, öldüm işte Hayatın verilemeyen hesabı düşmüyor ki yakamdan Burada sorular cevaptan zor, cevaplar sorudan Yokluğuma alışın ve Fatiha okuyun arkamdan |