SARDUNYA ZAMANIsulamayı unuttuğum her sardunya yaprağı hınçla düştü yerlere böylesine kolay unutmanın bedeliydi bu. biliyorum her köşe başından bir yalnızlık hecesi sürüklenip gözlerime kokunu getirecek olur olmaz anlarda karnı deşilen gök dolu olup yağacak başıma ve ben pişmanlığın zırhına kuşanmış göğsümü gere gere vurulacağım bir damla kanım akmadan. biliyorum bir öksürük krizi tutacak o an nefes almaya çalışmaktan ciğerlerim tarumar ’adın’ ağzımın kenarından düşme telaşında elimi kapatırım korkma o anlarda düşürmem bir telini bile saçının. biliyorum içimde gecekonduların tüm ışıkları kesik karanlık cirit atıyor korkulukların üstünde bir yarasa yuva yapma telaşında çığlığı yalnız benim kulağımda baykuşlar incir ağacını seçmiş gözleri olanları seyretmekten kocalmış düşüyor gözlerime. hala savunmam hazır değil mübaşir birazdan seslenecek yürek kapımdan adım dudağına alışkın bu sefer kabahati nedir diye sorunca hakim söyleyecek bir şeylerim olmalı biliyorum ama öyle ani bir vurdumduytmazlık sarmaladı ki göğermiş duygularımı anlatsam da kimse anlamaz nasılsa. biliyoruım kırılan kalbin yapışkanı icat edilmedi henüz halbuki ne güzel olurdu ’özür dilerim’ deyince kendiliğinden geçmişin hortlakları pılını pırtını toplayıp kaybolsalardı ortadan dudak kenarına konan bir öpücük bütün kırıkları iyileştirseydi sahi kırık en çok neresinde olurdu kalbin? en can alıcı odacığında mı saklanırdı ömür boyu her kan pompalayışında her ’güm güm’ edişinde mi gizliydi yoksa. bilmiyorum hayata selam verdiğim her güne şükreden yüreğim kırılan her parçasını böyle bulduğu ’yar’dan attığı müddetçe daha çok seslere kulak tıkar ve daha çok hırpalanır ayak altında buna rağmen hala pencere önlerinde kendi halinde sarkan ve beni hatırlatan sardunyalara gülümserim durmadan. gözlerin gözlerimin kenarına dokunurken süzülen çiğ tanelerine bak nasılda saf nasıl da masum bir gelincik endamında boynunu büktümü tüm kainat dile gelir bulutların üstünde Râm eder sevdanın bitimsiz özlemine yağar oluklardan düşer sözlere.. Ayvazım DENİZ |
Kutlarım. Harikaydı. Alıp götüren türden bir esinti.