ÇEKİN GÖLGENİZİ ÜSTÜMÜZDEN…gölgeni bile al üstüne ve çek de git ketum duygular sarmadan bedenleri zira dondurur yüreği mevta üşüyorum demeni de istemem çaresiz inanın olsun ki Türk uyanırsa sende başlar titreme zaman vaktinden önce sizi götürmesin sonra mezara ne desek de hayat bu işte ne renkte olursa olsun yortusu hiçbir şey değişmiyor budur da işin doğrusu burası bir imtihan yerinin değil mi ki bir kurgu su daha gitmediniz mi sizler daha bir kez daha söyletmeyin ha çabuk ol bari treniniz kaçacak nerdeyse ecelin geliş yolu meçhuldedir belki de gelir aniden kovalamayın sakın kaderinizi o sizi bulur nasılsa bırak ta git bizleri dönelim işimizin başına kırmızısı yeşili mavisi moru ve sarısı Hepsinin yolu tek renge akıp ta gider başı sonu çıkar tası onun için geçmez bir türlü şu karın ağrısı önce ateş salar küle döndürür sonra kömür karasına bular herkesi kıvrım kıvrımdır bu uzun yolun menzili başı döndürüp de durur hep gece den aldığı için rengini önce yolu şaşırtır sonra da kıvrım kıvrım kıvırır aha günah küreğim hazır yanı başım da kazmalara da bir sap lazım ama berk bir ruh çıkıyor boğazımdan canlar eriyik halinde sarkıp duruyor kayalardan bir uyansalar ya ah bir uyansak ya gönüller bir kez daha yanıp kokmadan uyansam da uyansa da pasımızı silsek hep birlikte aşınıp dururken şaşkın şapşalak gönüller gönüllere bir ah düşer ok gibi vızıldayarak çekip de gidin artık amansın hastalığınızla birlikte sakın ha bir daha girmeyesiniz rüyalarımıza uykuda yakalamayın gecelerimizi bir daha her kim ki döneklik ettiyse inan ki dünyayı versen de doymaz bil ki mertlik sürter yerde kıçına vursan da tınmaz ne yer ne de içer kafir nifaktan hiç geri de kalmaz yol ve yordam tanımaz raconu nifaktan geçer akıllısı da bir aptalı da aynıdır hep satılık kişiliği seçer en kuytu köşelerden bile gidin ta uzaklara kokmamalısınız bir daha dini imanı olmayan varlığınız lazım değil bize kavram kargaşasını yaşatmayın bizlere ki kırışmasın bir daha kurtla kuzu bir kozunuz varsa bizle içimizde durmayın gelin de çıkın karşımıza dut yemiş bülbül gibi sus payına boyanır ne gülü tanır ne de dikeni işi gücü garibin sırtına yükler ondan gelir utanmazların parsası hepte gözümüze batıp durur kafirin yongası giderken unutmayın sakın ha kirli sepetinizdeki leşlerinizi aha bak gücü bitmiş bu millete atığınız taşların sakın ha şaşırmayasın dışarı çıktığınızda akıllanır bu millet sizde yolunuza çıkan ilk ülkede yaktığınız bedenlerde yeniden uygularsınız caniliğinizi ayak izlerinizi de silin hiçbir iziniz kalmasın bizde çöp kutularınızda ki çöplerinizi de boğazınıza tıkamayı sakın ha unutmayın ve illa ki insan müsveddesi kokulardan arınıp kabuk değiştirsin vatanım… (01.11.2014) AZAP… |