AŞK...Aşk, Bazen bir uçurumun kenarı, Bazen de bakışlarındaki ateş yumağı. Çare, korkup kaçmak mı, Yoksa alevlerin kucağına atılmak mı, bilemedim. Aşk, Bazen pişmanlıklarla ardından bakmak, Bazen de keşkelerle aynı yastığa başkoymak. Çare, hissettiğini yaşamak mı, Yoksa gitmek mi alıp başını, bilemedim. Aşk, Bazen çıplak ayakla yürümek cam kırıklarında, Bazen de bir çekirdek namlunun ucunda. Çare, acılara aldırmadan çıkmak mı yola, Yoksa dokunmak mı tetiğe usulca, bilemedim. Aşk, Bazen duvarımdaki solmuş resminde, Bazen de eskimeye yüz tutmuş hayallerimde. Çare, türkü yakmak mı boş çerçevelere, Yoksa, dalıp gitmek mi anılara meyhane köşelerinde, bilemedim. Aşk, Bazen bir ecel habercisi sensiz gecelerde, Bazen de bir cümle, kara toprağın davetiyesinde. Çare, nöbet tutmak mı sabahçı kahvesinde, Yoksa icap etmek mi hakkın davetine, bilemedim. Ama bil ki sevgili , Ben seni uykulara isyan ettim de sevdim. Buluşuruz diye mahşere kucak açtım da, Musalla taşını mekanım bildim de sevdim. Ben seni kana kana, sessiz sedasız sevdim. İsmail ARIK 29.10.2014 Şiirime fotoğrafı ile güç veren sevgili Meral ARSLAN hanımefendiye teşekkür ederim. |