GÖKKUBBENİN ALTINDAAteşler içinde yaşanılan bir aşkın ardından, Bir tutam hasret, bir tutam özlem Ve bir tutam hüzün, Senden bana geriye kalan. Oysa ki, Verilecek bir yüreğim vardı sana, Tapardım, misk-i amberlerden ziyade kokuna. İşte ben, işte ben bu gökkubbenin altında, Katlanırdım tüm ölümlere, o elvedan olmasa. Acılarla büyütülen bir aşkın ardından, Bir tutam yalnızlık, bir tutam çaresizlik Ve bir tutam isyan, Senden bana geriye kalan. Oysa ki; Gitmem diyordun yabancı dudaklara, Açmam gözlerimi demiştin başka yastıklarda. Şimdi sen , Şimdi sen bu gökkubbenin altında, İsyan edeceksin her sabah, güneşin doğuşuna. Viran olmuş bir aşkın ardından, Bir tutam karanlık, bir tutam çile Ve boş bir kadeh, Senden bana geriye kalan. Oysa ki; Adım adım erittiğin ölümsüz aşkımızla, Meydan okuyacaktık bu serseri hayata. Şimdi sen, Şimdi sen bu gökkubbenin altında Tuz basarak yüreğine, uyanacaksın başka kollarda. İsmail Arık 09.09.2014 Şiirime fotoğrafı ile güç veren sevgili Esra AKBULUT hanımefendiye teşekkür ederim. |
ve hüzün kokan dizeler
saygılarımla