Kırdım Aşk'ın Kalıplarını...
Ben taş işçisi değilim be güzelim,
Kalbini kazıp, desen desen işleyeyim… Ferhat hiç değilim ki uğruna dağlar deleyim… Mecnunu da sevmem çölleri de sevmem zaten, hem niye gezeyim… Aşk’ın göbeği acıyla mı kesilmiş? Gözlerim sulu değildir benim, hak edene ağlarım. Yüreğim yufka değildir, yetime yoksula acırım. Elim açık da değildir, muhtaç olana can bağışlarım. Niye Edward olayım, Simpson’dan el mi aldın? Sevdim seni yalana gerek yok, Ölümüne sevdim hem de, ama ölmeye gerek yok. Ben gülücüklerle geldim sende tebessüm yok Kanuni’yim ben desem, sende Hürrem’den eser yok… Zaaflarımın tüm birikintisi sensin En mutlu günümü bir bakışınla kahredensin, Dünyaları fethedip seriyorum önüne! körsün. Napolyon’luğum tutar; Emilie’yi bulmama tek neden sensin… Adım özgürlükle anılır, vurmam yüreğime pranga, Küstürürsen gönlümü kalırsın hep anılarda, Unutturursan sen! ben kalmam darda, Nazım’ım diyorum sana, Piraye olsan ne fayda… Kırdım ben aşkın çileli kalıplarını, Yaşamaya geldim, çekmem acılarını. Mutluluk içinde geçireceksek yarınlarımızı Gel değiştirelim aşkın; acı yazgılarını…. 21.11.2007 Ender Pehlivan |
Yüreğine kalemine sağlık
Kalemin daim olsun üstat
________________________________Selamlar