MİRA
MİRA
Yırtar aşkın tırnakları sırtını geceden Büyük günahlar karışır masallarına, Denizlerin virajın da çırpınır parmaklar Yüzüne mürekkep atar ayna, Göz ucuyla sevişir kirpiğindeki damla Üst üste yığılır, üstsüz bir dünya, Üstünden geçer bütün aralıklar Genzini yakar göz kenarı karalıklar, Geçmişin lekesi ve sonsuz pişmanlıklar Boğulurken idam eder, hatırası karalı yastıklar , En dipsiz hiçlik dolanır boynuna Ellerin ahenginde infilak olur gece, Dolunaydan bir yol uzanır gözlerine Dudaklarında hicran soluklanır, Haczeder seni kuyruklu soytarılar Sesinden beslenir sessiz güruhlar, Yasaklı mektuplar kalır geriye Koşar adım uzaklaşır pembelikler. Uğur Yeşilyurt |