Ah Ömer’im (ağıt)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın 1982 yılında iki kendini bilmez teröristin kayınpederimi tarlada çift sürerken öldürmeleri sonucunda kayınvalidem 1987 yılında ikinci evlilğini yapmış,6 yetime üveylik yapmadam adam gibi bir ev reisliği yapan bu fakir ama gönlü zengin insan aniden kalb krizi geçirdi ve 10. ay 2007 de hak dünyaya intikal etti işte çok zor günler geçiren kayınvalideme son derece destek olan bu adama kendi izlenimlerimle kayınvalidem ağzıyla bir ağıt yazdım umarım olmuştur...
Ah Ömer’im (ağıt)
Evim evim, kaderi ezik güzel evim Ahşap, göçük, duvarı harçsız yıkık evim, Bacası; yamasız, dumansız kalan evim, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Darlığımda; tek başına yetiştin bana, Nasıl; cesaretlenip sarılmıştık sana, Bizi koyup gittin, şimdi vardın mı ona, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Altı yetimimle bize; kanatla, koldun, Kimi soysuzlara; hedef tahtası oldun Bizim için; düştün, yandın, sararıp soldun, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Neylerim; işte kaderim böyle yazılmış, Henüz; yaşım yirmi iken yuvam dağılmış, Duy babacığım; bunları bana sen ettin, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Altı yetimle tam otuzumda sokakta Yakacak odun yoktu; ısındık yatakta, Evim den attıklarında; kaldık boşlukta, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. ’Benim değil’ demedin, üveylik etmedin, Oğlumu everdin; kızımı gelin ettin, Ne olurdu Allah’ım; önce ben öleydim, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Sen olmasaydın; biz sürünürdük o zaman, Bize dargın olanlar, verir miydi derman, Kapımız kırık, pencere tutmuyor Cermen, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Duydum ki: Yaşar yetişmiş, hastahane ye.. Telefon açmak için, koşmuş postahane ye.. Tatlı alacaktın, gittin mi pastahane ye? Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Yaşar arayıp ta sordu: ’dayım orda mı’? ’Ne oldu ki oğlum, yoksa dayın darda mı, Ömer hastalandı mı, yoksa ki zorda mı’? Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Anne; korkma inan ki bir şey yok’ diyorlar, ’Yok’ da,o zaman tel’ de niye soruyorlar.. Yüreğime; koca bir ateş, koyuyorlar. Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Yattığın toprağın, nurlaşsın; ah nurlaşsın, Mekanın cennet olsun,yatağın pullansın, Allah’ım soru sormasın,acı koymasın Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Yaşarım; taksi göndermiş, beni aldırdı, Oğlun Arif,sabahın an teli çaldırdı, Mesut aradı ’nasılsın’ dedi kandırdı, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Ömer’im, algın Ömer’im; ah! can Ömer’im, Ölsem de, Seni tam yüreğime gömerim, Bil ki; Sonsuza kadar, hep seni överim, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Cenazende; dediler, Cami dolup taştı, Ömrüm boyunca, göz pınarlarım hep yaştı, Artık sen gittin, buna inanmayan şaştı, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Var mı söyle bundan ötesi, yaşım altmış; Ömer i gönderdim, artık yerine yatmış, Allah’ım büyük, rahmetine rahmet katmış.. Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Söyleyin tellala; her yere haber salsın, Alacağı olanlar, gelsin benden alsın, Varsın bize borcu olanlardaki, kalsın Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. ’Üzülme,canını sıkma arkadaş’ derdin, Saf, temiz kalbinle; insanlığı hep serdin, Sofrana ne konsa; söylenmez onu yerdin Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin.. Ah! çekmez, insanlara hep dua ederdin, Torunlarını bekler, onları özlerdin.. Kötülüğü bilmez, iyiliği beklerdin, Ah! Ömer’im; beni yalınız koyup gittin... 29/12/2007 yaşar türkmen |