ÖLÜME ZAMAN …!Bir zaman gelir elbet Davet beklemez Habersiz çalar kapıyı Unutulmuş bir dost misali Anlama konduramaz Oysa vakit çoktan vuku bulmuştur Akıl gelmiştir artık başa Yazık olur geçen zamana Bundan sonrası yoktur Yetmez vakitler Saatler saliseler günler Küser zaman verilecek telaşa Ağlar kader Dökülür önüne Artık ne varsa eder Dalar gözler dönüşsüz ufuklara Beniz ağarır Soluk durgunlaşır Kan çöker Ve can küser hücrelere İşte o an Ölüme zaman Vurur yüze bir ayna Gülün boyunu vurulur Bir ses susar Uzaklaşır tende kavrulan can Beden azattır artık Kiminde yürek dağlar Umuru duymaz Kiminin Mekan aynı mekan Can başka can Ne uçan kuşlar vardır Nede bulutlar geçer gökyüzünde Yalnızlaşır doğanın kucağında Sahipsiz kimsesiz Yerini alır Bekler süresiz zamanı Toprak bin kat Gök ulaşılmaz Kabulsüz mekan Beden yalnız Bir ses vurur yüreğe Ağlaşır şah damarı Oysa ne çürük bedenler vardır Toprağın yüzünde Ne çürük yürekler Korkak hain riyakar Düşünür canlar Bir öğle vakti Düşünür Ne gözlerde fer vardır Nede ömürden seda Solur toprak Bedenin nemini Bir akşam üstü Ahkam kesemez gayri dili Tövbeye döner Vurur leh tahtası anlına Canı tenden savurur Öyle bir gündür işte o gün Bencilliği düşer önüne Açılır kitabı Savrulur ömrü her yana Can küser ses vermez Veremez İspatın halidir gözünden düşen Damla damla çoğalır ağrılar Kanı sorar tene halini Yüreği ikrar verir sükunete Zaman yaşanır an be an Mekanın adı yok |
der salih baba
saygılar...