sustur ustam sustur beni
bir ben benle konuşunca
anlar oldum kusurum var sustur ustam sustur beni sanki desem tesirim var söz gönülden çıkmayınca göz yaşarıp akmayınca öze iman çakmayınca yel savurmuş eserim var gün geceye soruyorum bilmem neyi arıyorum ne yar ne dost görüyorum kara çuldan ruhsarım var derdim belli rahat batar ele güne akıl satar bir toy gibi atar tutar edep bilmez tefsirim var sustur ustam sustur beni tut çarmıha astır beni hallaç gibi kestir beni şeytan girmiş hisarım var dünyeviyim takkem düştü kel göründü yüzüm pişti niyet şaştı amel düştü iflah olmaz hasarım var |