na vefane güzel kuleler örmüştüm sana asması babilden sonra gelen emeğimden namusumdan terimden üstelik; şakül hesaplı her biri ve her yaşına bir merdiven haberin olsun diye vefalı alemlerden rasatsız yaşamların acemisi en dipteki tuğlası, çekilir mi bilmeden romadan önce mayadan sonra ne taşlar cilaladım gönül yollarına ömrüme istemeden bereket ne bir selam yolladın ne de uğradın hanlarıma talanlarda bedestenim bu ulu kalabalıkları müşteri sanma bu bozkırlarım bu düzlüklerim yeşermediğinden değil ormanların dibindeki talaşlar sana taht kurduğum yontularım son çiçekler açıyor ya balkonunda sanma ki hüner eylül yağmurlarının her gece gelir diplerine ben ağlarım vefasız yırtık yerlerinden dikiş atsam da samanyoluna bir sana sökmedi ustalığım bir de yaratılışıma pişmedim belki de sana göre biliyorum bir tek dal odun için dilenmediğim dağ mı kaldı harlarıma kasım |
her gece gelir diplerine ben ağlarım
Okuduğum an oyy dedim.Böyle de yazılmaz ki şair
laf aramızda kıskandım:)
hırsız olsam çalardım hayran olup gidiyorum.
Saygılar.