kod adı kırmızıkaranlığın parmakları okşuyor aklımı ince uzun siyah ojeli yıldızlar salona inen ipek geceliğim sözünü tuttu sen kirli sakallı Zeus ezberli ismi adım kırmızı şehrin tramvayları sis kaplı çapkın sokakları şarkılar düzüyor boynuma ürkek sesimi duyma volkanik bir rüyanın ön sözü gibi genetik sancılar yıkarken dili geçmiş zamanı ezber bozan yolların duraklarında harcadım aşk denilen bitli atlası şaraptır kadın kadehine sığmayan üzüm toplarsın ayak uçlarında mesela tok kalkamazsın sofradan cennete doymak aptallıktır adım kırmızı sözlük anlamını kandan alan öksüz duygulara katıyorum çocukluğumu kulak memesi kıvamında emziriyorum ve köpekler uluyor arka bahçemde salyasına yapışan annemin çığlığı adam sapla hançeri oksitlensin kabuslar öp kırıntıları toparlansın dudaklarım kutsal kitaplara söz veriyorum ihanet geçmeyecek kapından itaat edeceksin göğsümde beş vakit gebe kalacak rahim kışın son bestesi tanrıya kavuşurken ölü yılanlar neslini tüketti yaşıyorum kırmızı ... lamour |