HELE BAK
Geceyle sohbet eden, karanlığın ecesi
Zamana meydan oku, duracak mı hele bak Hüzünlü saatlerle, helak oldu nicesi Sol yanından bir sevda, vuracak mı ?, hele bak Yaman olsa ne olur, efkâr’a itirazın Yüreğin de değil mi ?,zaten senin marazın Bana acı çektirmek, oldu senin garazın Her şey yerli yerinde, duracak mı ?,hele bak Didarında neş’e yok, niye asık bilmedim Sarmadın ki hiç beni, onun için gülmedim Sen ki sevdim diyorsun, haber bile salmadın Kalpten kalbe bir köprü,kuracak mı ?, hele bak Derbeder gazel gibi, yeller söylüyor seni Ezâ edip gönlüme, mutlu olursun hani Sessizliği kanatıp, kurban ettin bu canı Sazın güzel nağmeler, verecek mi ?,hele bak Kahır bulutlarına, acılar yüklemişsin Zamana aldırmadan, süreler eklemişsin Muhabbet ud’larından, hoş sâda beklemişsin İpek böceği koza, örecek mi ?, hele bak Adın Hazan olmazsa, neden Hicran olmasın En güzel bestesinde, kızıl güller solmasın Vefasızın elinde, hiçbir sevda ölmesin Gönül gözüyle seni, görecek mi ?, hele bak Lüzumsuz’um duydun mu,meşk anlatmış maşuğa Yapılır mı bu zulüm, senin gibi aşığa Bak ateş böcekleri, hasret kaldı, ışığa Gönül senden bir hesap soracak mı ?, hele bak Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI GARAZ: Kin, hedef, amaç, maksat MARAZ: Hastalık, dayanılması güç durum DİDAR: yüz, çehre DERBEDER: 1-Yaşayışı ve davranışı düzensiz kimse, 2-Acıklı, yalvarıcı türkülere uygulanan bir ezgi EZA: Üzme, sıkıntı verme HAZAN: Son bahar HİCRAN: Gönül yarası - BAK SENDE GÖRECEKSİN Dedim, göz bebeğinde, görünmüyor niyetin, Dedi, dağları taşı, rengarenk göreceksin, Dedim, nazire yazsam, yer yerinden oynuyor… Dedi, yıldızı göğe, ustaca sereceksin, Ve de o yörüngede, sen de yürüyeceksin… Dedim, ömür dediğin, değildir öyle uzun, Dedi, her nefesinde, tükenirsin sonsuzun… Dedim, ki dondurunca, yararı var mı buzun, Dedi, o buzullara, saçağa gireceksin… Ve de aşk güneşinde, benle eriyeceksin…. Dedim, al’ı, yeşili, sever misin yürekten, Dedi, ben yıllar yılı, acı çektim firaktan, Dedim, rüyamda seni, öpüyordum gerekten, Dedi, filiz misali, sen beni saracaksın… Ve de geçen her anı, sende arayacaksın… Dedim, sevdalar ağıt, yazdırmasın sevene, Dedi, Ezgisi güzel, destek versin güvene… Dedim, acılar için, gerek vardır çövene, Dedi, kötülüklerin, defterin düreceksin…. Ve de tüm hüzünleri, çöllere süreceksin… Dedim, nasıl kahretmem, sen bir yad’a yar isen, Dedi, şu yüreğimde, aşkın ki, desen desen… Dedim, ki sen devam et, eğer pişman değilsen, Dedi, gidip çölüne, sen beni soracaksın… Ve de rüyayı bile, hep hayra yoracaksın… Dedim, çöl akşamında, sahra yeli esiyor, Dedi, Benim sevdiğim, neden bana küsüyor… Dedim, neden cevap yok, bilmem niye susuyor, Dedi ki, mutluluğu, huzura kuracaksın… Ve de anlamıyorsun, sen beni yoracaksın… Dedim, Lüzumsuz üzgün, yollarına bakıyor, Dedi, Beni dinlemez, o bildiğin okuyor… Dedim, şeyda bülbüldür, gelip dalında şakır, Dedi ki, sahralarda, izimi süreceksin… Ve de bu aşk bitimsiz, bak sende göreceksin Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ FİRAK: Ayrılık |