NE DERSİN..GİDELİM Mİ ESKİYE ?Şiirin hikayesini görmek için tıklayın AH İSTANBUL !
Buruk bir ay doğuyor geceye
Pırıltısını yansıtmayan akisler rehine Simasında gergef gergef işlenmiş bulutlar Kimlere parlar yaklaştıkça kaybolan ölü yıldızlar Belki nedenler dizelere amade Keskin çizgilerle özgürce Nakaratlar sıralandıkça atfedilenlere Ah İstanbul Dinler misin beni bu vakitlerde ? Sabahı bekleyen martıların nefesinde Mendil salladığım günlere hatırat şu anki seferim Şafak sökmeden göklere Divitin ucunda ezberlerim Limanda konaklayan gemiler misali Bir noktada nöbetteyim Sağanak sağanakdır sonbahar hüznü Ve yine anarım kalbe dolan o yanık türküyü Dudaklarımda mırıldanırken denizin ıssız sesi şahitse Belki yine gelirim... Nazende sevgilim.. Bir başka efsanesin gözbebeklerimde büyüyen Kentin ışıklarında dalga dalga portreler çizen Basamaklarında barınan kurulmamış dengeler Vuslatsız bekleyişler Artı, eksiler arasında yükselen yedi tepen Nazarımda değişmedin sen Her şeye rağmen Sabahın ışıkları doğarken tenine Ah İstanbul Gülümse... Gülümse soluksuz yüzlere... Ne dersin Gidelim mi eskiye..? HAZAN |
Ah İstanbul
Gülümse...
Gülümse soluksuz yüzlere...
Ne dersin
Gidelim mi eskiye..?
Gidebilirmiyiz istesekde eskiye düne bile gidemezken, yarınlar umutla gelsin herkese.. anlamlıydı saygılarımla...