DÖKÜLÜRKEN DUDAKLARDAN SON İNCİ TANESİ..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Ah yalan dünya..
Kıstırılmış bir nakarata sığdırılmıştı zaman
Geçmeyecek sandığımız anlar selfisi Dağlar, yamaçlar, dönemeçler Ve bitmeyecek sandığımız kıvrımlı yollar Asırlık çınar ağaçlarının gölgesindeki hatıralar Takvimlere çizik atanlar Hancı, yolcu misali Yanık bir türküden arta kalanlar Adanmış gergefler işliyordu ellerim Üstü kalsın dediğimiz bir ayrılık finali Degaje yaka sabahlık giyinmişti üzerine Kızılcık şerbeti içmiştik kan kırmızısı renkte Keşke.. Keşke hayali kalıplar biçmeseydik biz Kadife kaplı sandukaya sığar mıydı demlerimiz Heyhat ! Öylesine bakmasaydık dünyaya göz ucuyla Hasbelkader sandığımız baharlara, kışlara Anlam yüklemeseydik futursuzca Boyarken tuvallerimizi yedi renge Kırılmazdık belki de Bilmeyenlere münhasıran sözcüklerde Bugün yine Devşirme umutlarla dönüşsüz trenler uğurladık Vurduk sazın teline Çaldık, çaldık ağladık Yine mum kokulu rüzgarlar esti Buğulu Akdeniz sizli, bizli Hoşça kal demeden gidenlere Kalanlara selam olsun dercesine Ser verip, sır vermeyen bir yaşam hikayesi Dökülürken dudaklardan son inci tanesi HAZAN |
Güzel Kutlu dileklerimle Kutlarım.
Çok çok Beğendim.
…………………. Saygı ve Selamlar…