Sevdanın dut yangını başlar kızıl ölüm gibiiki adım ötemde dur ayrılık sevdanın dut yangını başlar kızıl ölüm gibi ellerimde kızıl güllerin sancılı düşleri Ve sen sözsüz dilimde ölüm kadar gerçeğim İki göz ötemde’sin iki köz atımlık söz gibi İçimden binlerce keşkeler vururken beni Sen avuç içi yalnızlığım kadar yakıcı Ben sessizliğin kadar hırçın Zehra’nın çiçekli bahçesine gömerdik tüm anıları Esmerleşen gün batımına inat gülümserdi aynı sefalar Az ötemde iki gözden iki közlük söz damıtırdı yıllar Ben yamalı bohçaya bağlardım tüm gülüşlerini Hırçınlığımdan ölü balıklar doğardı Dut yangını başlardı kızıl ölüm gibi İki adım ötemde dur ayrılık zehranın suskunluğu gibi Ben sessizliğin kadar hırçın kalayım Az ötemde yusufçuk kuşları gömerdi... Zamanın düşen ayazını Yapayalnız gömerdi iki dudağın gamzesine türküleri Ve başkalaşırdı iki göz de aşk Bağışla beni efkarlı gençliğim Pembe yanaklı çillerine göm tüm düşlerimi mahmudiye düzkaya |