Uzun zamandır şiirden uzak kaldım. Annemin vefatının ardından elimi çektim bir nevi. Onu anlatan şiir yazmaya elim varmadı istesem de yazamadım. .Çocukluğumuzda bize Osmanlıca hikayeler okurdu okurken belli bir makamda okur hemde ağlardı. Hikayeler Efendimiz s.a.v. tanıtan merhametini anlatan beyitlerdi.
Gügercin hikayesi, Kesik Baş, Ala Geyik vs.

Gügercin hikayesi şöyle başlıyordu;

’’ İşit imdi bir acayip hoş haber
Kim ne demiş raviyani muteber

Resul ikindi namazını kılmış idi
Dua edip eli yüze sürmüş idi

Gördü sağ yanında gügercin uçar
İki gözünden kanlı yaş saçar
...’’

Annemi anlatamadım fakat dilimde hep o makamla bir şeyler döndü durdu zaman zaman
Yazmadım yazmayınca unuttum fakat bugün aklımda kalanlardan bir kaç dizeyi sizlerle paylaşmak hem de edebiyat defterini ziyaret etmek istedim.

Selam ve dua ile...

Sen var iken ya ben kime gideyim
Varıp ona halimi nasıl deyim

Faydası yok anlatsam dahi kime
Çare olmaz varsam türlü hekime

Hem derdi sen olan hekimi nide
Sensiz dertten alıp başını gide

Ya ilahi derdim arz idem sana
Mahkum oldum düşüp de bir yabana

Kıskacında döndüm iki arada
Kırdı kanadımı kaldım karada

Oysa muradımdı yükseğe çıkmak
Kanatlanıp seyran ederek uçmak


Dedi biri; nefsin peşini bırak
Hak rızası sanmayasın ki ırakl

Gafleti gözüne etme sakın set
Gece gündüz hakkın rızasın gözet

Aldanma dünyaya bulursun bela
Bismillahla yola koyul evvela

Tövbe et ki günahların affola
Yaradan aşkıyla yüreğin dola

Arayanlar elbet mevlasın bulur
Aramayan sanmayasın kurtulur

Gerci Hakk yoluna giren çok olur
Sebat edip yürümeyen kaybolur

O, söyledi; ıçim yandı daglandı
Yüreğime kordan kemer bağlandı

Boynumu büküp de yöneldim sana
Ya ilahi bırakma beni bana