KISACA…
Ta Orta Asya’dan demir dağları
Eritip gelmişiz Anadolu’ya. Devrin yüreğini, kalleş çağları Titretip gelmişiz Anadolu’ya. Atadan toruna millî istenci Sağlamak aşkıyla yurtta gönenci Dört elle sarılmış yaşlısı, genci Ver edip gelmişiz Anadolu’ya. Atlılar dörtnala, kağnılar ağır Dökülmüş yollara binlerce çadır Kayı, Avşar, Karkın, Dodurga, Yazır… Bir edip gelmişiz Anadolu’ya. Elde tengereği, başta örüğü Yürümüş Hamit’e Türkmen Yörük’ü Ocağı, çekici, örsü, körüğü Üretip gelmişiz Anadolu’ya. Demirci terine demir serilmiş Çekiçle dövdükçe tekrar dirilmiş Ateşe sürülmüş, ere verilmiş Yaratıp gelmişiz Anadolu’ya. Cengâver durmamış kösü duyunca Cenk etmiş kaderle, cenge doyunca Cepheden cepheye, yollar boyunca Arıtıp gelmişiz Anadolu’ya. Oğuzun yirmi dört boyu burada Tarihi, töresi, huyu burada Zalime baş eğmez soyu burada Diretip gelmişiz Anadolu’ya. Binyıllık ezgidir, yüreği koca Âlemi kucaklar gez uçtan uca İşte, Acıpayam budur kısaca Var edip gelmişiz Anadolu’ya. 17.01.2014 Salih ERDEM |
İçinde nefreti olan açıkça kusuyor,
Türkün kaderi ihanete uğramakmış,
Nedense sessiz sakin açık havada pusuyor.
Tebrik ederim Salih hocam.
Saygıyla...