sonsuzluktan...ve inadı aşkla yazmaya devam ediyorum narı aşkla yanmaya inat ediyorum... eğer gülmesen sen seni mutsuzken hayal etsem sen mutsuz olma yerine ben defalarca ölsem... kabul mu... ince bir gam dahi duyma ayna ol dertlerine hepsini bana yolla zerre karanlık musallat olmasın narin ruhuna gümüş kanatlı bir kelebek eşlik etsin mutluluğuna sen mutsuz olma... biliyor musun yar bazen bazen senden bahsederim yalnızlığıma hiç bıkmadan geçen saatlere bakmadan dinler dinler... uykuya dalmamı bekler bana anlattığın masallardan bahsederim gülümser bir zamanlar senin yaptığın gibi... şimdi şimdi saat bilmem kaç dilimin sustuğu kalbimin konuştuğu an ...beni seviyor muymuş git kalbine sor... dediğimde sen demiştin ya can kendin sorsana kalbimi benden daha iyi tanıyorsun diye sordum... bin nefese bedel sanki uzaklığı yarıp tüm varlığı haykırırcasına ulaşıp yokluğun son noktasına dedi can... ...kaybettim kendimi kim olduğumu neden yaşadığımı geçmeye haya etti utandı zaman hiçç bir şey kalmadı bende yanmayan hatırlamaz oldum ne sorduğumu da aklım mı aklım görevi çoktan devredip gitmiş kalbim erimiş soluğum kesilmiş... evet soluğum kesilmiş karanlığın rengini gördüm can siyah değil yemyeşil... sonsuzluğu hissettim can gümüş renginde gümüş rengindeymiş bak... gülüşünün bu kadar güzel olmasının sırrına erdim sen sen bana buradan gülüyordun tam buradan... ...sonsuzluktan... can i |
ne güzel
tebrikler