AH GELSE O ZAMAN NE ZAMAN
Cahiliye öncesiydi evs ve hazreç
Soyca üstünüz diye yıllarca savaştılar Ne zamanki şereflendiler dini islâmla Muhabbet ve ittifakla birlikte yol aldılar Bu kardeşlik ve birliktelik, rahatsız etti Yahudiyi Boş durmadı saldı fitnesini gençlerin arasına Maksatları bozgunculuktu, hırs ve kinleri kabartarak, İslam kardeşliğini yıkmaktı, dönüştürmek kan davasına Kabarmıştı kavmiyetçilik, unutulmuştu kardeşlik Kalbe ve akla hükmetmişti, nefse ait tüm şerlik Artık övülme mevzuuydu kabilelerin üstünlükleri Gerginlik daha da körüklendi artırdı küskünlükleri Haber aldı yüce Resul yetişti olay mahalline “Siz cahiliye davası mı güdüyorsunuz?” dedi, ehline Rabbim sizi kardeş etti, eskiye mi geri dönüş? Allah’tan korkun, Allah’tan korkun! bu ne hal? bu ne İş? İkaz kendine getirmişti anlaşılmıştı gerçekler Bunu yapan yahudiydi utanmıştı tüm gençler Hemen attılar silahlarını, sarılıp kucaklaştılar Tövbe istiğfar eyleyip günahlarına ağlaştılar Nazil oldu Al-İ İmran, Allah’ın ipine sarılın Aranızda peygamber varken nasıl küfre dönersiniz? İman edenler birleşsin parçalanıp ayrılmayın Allah’a itaat ediniz ki; sıratı müstakime gidesiniz Bugün çok daha muhtacız ruhun dirilişine Yenidünya düzeni dediler akıl ermiyor gidişine! İşte hüküm! işte vecd, aşk adalet ve merhamet Şahit ol kurtuluş çağrısına kurtul ila nihayet İşte Kur’an gerçeği; ruhu dirilten kutlu bir kitap Gönülleri birleştiren, eriten çağlar üstü bir hitap Sen dirilirsen bil ki; insanlık ta seninle dirilir Bu yol kutlu, yarılan denizin ortasında inananlarla gidilir Zulüm her yerde ve her çağ da aynı zulümdür Zulmün kuvvet bulduğu çağlarda ruhlar ölüdür Ne geçmişte ne günümüzde yücelmesin tiranlar İbrahim’in gül bahçesini ancak gül nesli anlar Yusuf Erdoğan |