SENİ SEVMEK İSTANBUL'U SEVMEKTİ
Fatih’te yürürken ben sessiz sessiz,
Beyazıt’ta kıbleye dönmekti seni sevmek. Bir evliya’nın lisanında buldum seni, Bir padişah’ın fermanında, bir martının çığlığında... Eyüp’te bir kandil gecesi, sabahı beklemekti seni sevmek. Süleymaniye’den Mimar Sinan’a selam durmaktı özlemim, Sahi, Sinan çizebilir miydi gözlerini?.. Mihrimah Sultan önünde eğilirdi, utanırdı güzelliğinden. Gülüşün İstanbul’da güneşin doğmasıydı... Bakırköy sahilinde yağmura tutulmaktı seni sevmek. Ayasofya gibi mahzundu yüreğim, Beyoğlu gibi yıkık-dökük... İki kıta gibi gelemedik bir araya, Savrulduk boğazın dalgalarında. Galata’da akşama kucak açmak, Eminönü’nde kaybolmaktı seni sevmek. Üsküdar’ı terk etmekti senden vazgeçmek, Kız Kulesi’ni ateşe vermekti... İmkânsızdı... Senden vazgeçmek İstanbul’dan vazgeçmekti... Seni sevmek, Sultanahmet’in minarelerinde duyulan tekbir sesi, Karacaahmet’te okunan bir Fâtiha’ydı... Seni sevmek, aslında İstanbul’u sevmekti!.. Onur Ç. |