Dek
Olayın sonunda, avuç açanlar
Yağmura ıslanır, doyasıya dek Sağır uykusuna, içte kaçanlar Mahmura uslanır, oyasıya dek Dindirmeli miydi, gözyaşlarını İndirmeli miydi, gür kaşlarını, Söndürmeli miydi, ataşlarını Çamura yaslanır, soyasıya dek Bir avuç külüyle, avunsa gönül Lale sümbülüyle, allanasın gül Seyrine dalacak, hercai bülbül Yangında islenir, koyasıya dek Al basar yüzüne, dilden tutulur Gecen gündüzüne, zor unutulur Yaylaların düzüne, iner yutulur Gökyüzü sislenir, yoyasıya dek Ağlamaklı başlar, önceden işe Yorulursa boşlar, örgüden şişe Düşlerine kuşlar, dokunur dişe Dünyaya hislenir, yayasıya dek Öper gamzesini, gönlüne dolar Basar tazesini, bucaktan yolar Bular gözesini, kucaktan solar Uzaktan seslenir, sayasıya dek Yetimliğimdesin , ağlatma beni Kayna özümdesin, atma buseni Kara gözümdesin, kilim deseni Kokarca süslenir, bayasıya dek Günde yağacaksa, ışığın toplar Güne doğacaksa, aşığın hoplar Günle boğacaksa, eşiğin kaplar Alanda puslanır, kayasıya dek Dokusunda tüter, o kabalık öz Kokusunda beter, alabalık çöz Ozan efem yeter, kalabalık söz Sözünle suslanır, cayasıya dek 210614ankara |
İndirmeli miydi, gür kaşlarını,
Söndürmeli miydi, ataşlarını
Çamura yaslanır, soyasıya dek
Usta kalem elinden çıktığı belli. Yüreğine sağlık üstadım...