İstanbul Yitik Şehir Ben İçinde (yakamdaki kir izi)
sormayın kimsin nesin diye
kayboldum kendi içimde sildim sevgileri aşkları buruşturup attım çöpe dün geceydi çok eski değil yüreğimde düğümlenen anlamsız kelimeler bedenim bir adım ileri giderken ruhum iki adım geri deli divaneydim sokaklarda poyraz vurdukça sallanan başım yerinden düşecekmiş gibi ayaklarım dolanırken birbirine halsizlik kaplamıştı her yanımı üşüyen bedenim tir tir titrerken buz kesmiş parmak uçlarım tarifi mümkün olmayan dile gelmeyen bir türlü çözüldü çözülecek dizlerimin bağı biten gün yorgun ben yorgun bitkin çaresiz yürü yürü yol bitmez kibrit alevinde ısıtırım morarmış parmaklarımı her nefeste ciğerlerimi sigara ateşiyle gözlerimi kapıyorum rüzgara nefes nefes alıyorum geceyi her sokak lambasının altında karalıyorum durup durup bu şiiri parmaklarıma bıçak vursalar acımaz kan akmaz ayaz kesmiş ben üşürüm içim üşür yalnız sokaklarda giderim gittiğim yeri bilmeden bir boşluk var bende benden içeri mide krampım başladı ayaklarım buz kaç zaman sürer bu ayrılık kaç saat yol uzun biter mi ki gece yalnızlığım sokaklar gittikçe gözümde büyüyen hayat ben bitmeden ayaklarım bir adım gider yüreğim iki adım geri tatlı bir haz veriyor tenime vuran rüzgar gökte gri bulutlar giderken benimle bulutlar kayboluyor gözlerim de ben kayboluyorum İstanbul yitik şehir ben içinde Karakedi Edebiyat Dergisi 2022 sayı 62 Cemal Karsavran |