Evlerinin önü asmalı konakEvleri vardı önü asmalı konak Yakışırdı güzele gamzeli yanak Güllerin içinde oturmuş bir konak Dügünde bayramda öptüğüm yanak Ne ona kaldı nede bana kaldı Evleri vardı kerpiçten yalı Bahçesinde kokardı güllerin dalı Koşupta gittiğim her pazar salı Öpüpte kokladığım güllerin dalı Ne ona kaldı ne bana kaldı Evlerinin önü köşeli taştan Sürmesi dökülürdü kaştan Ben silipte koklayım derken Yemeni atardı yana baştan O günler ne ona ne bana kaldı Evlerinin önü taşlı idi taşlı Gözünde sürmesi sülün kaşlı Mahallenin güzeli belli başlı Unutamam onun güzelligini Yılların hasretini elimden aldınya kon |