YER AÇ YANINDAÜstünden kamyon geçmiş ama bir türlü ölememiş bir serçe yavrusuyum çırpındıkça kendi kanımdan göl oluşturuyorum etrafımda ne kendim ne başkası girebiliyor içine öylesine mütemadiyen bulanıyorum kırmızılara . Annem hep derdi bilmediğin diyarlarda uçma dibini göremediğin sulara dalma Ve .. Ve en kötüsü de sonunu bilmediğin yola çıkma... Ben kimdim ki daha hayat denen deryada emekleyen bir bebekken arada ayağa kalkmak için hep bir sevilene muhtaç güvenli bir elde bir iki adım atmak varken kendi duvarlarıma tutunup kalkmak neyimeydi yine kendim henüz yürümekten aciz patiklerimle bu ucu bucağı belirsiz yollara düşmek düştüğü yerden kalkmak dizleri kanayarak hırslanarak küserek ağlayarak... Ahh yar... Senin görevindi biliyorsun elimden tutmak ilk adımlarımı sana göstermeliydim gözlerim parlayarak taahhütname mi imzalamıştın Azrail’le benden önce ecelin elini tutmak ne cesaret geride bıraktığın gözü yaşlı pınarları kim kurutur söylesene.. Her incindiğim de sana sitemlerimi yollarken mutlu musun yattığın yerde. Halâ kalkma çabasındayım yaralarımı sarma çabasındayım tek başıma halâ yürüdüğüm yolların yabancısıyım gurbet içimde gitgide büyürken gönül evim artçı depremlerle sarsılıyor döneceğim yer bile meçhulken bir mazuratım var senden yar yanında bana da yer açman mümkün mü? Ayvazım DENİZ |
bilmediğin diyarlarda uçma
dibini göremediğin sulara dalma
Ve .. Ve en kötüsü de
sonunu bilmediğin yola çıkma...
demişsin ya şiir, hiçbirimiz dinlemedik annemizi. mahzun ve mahcubuz.