Kara’sı yüreğime fazla gelen gönül çelenim, ırmağım, dudağım, bel kemiğim. Nefesi kesilmiş cümlelerle, miadı can çekişen gönül ağrısı benimkisi. Sorma! Pek iyi sayılmaz düşüncelerim. Sorma dediysem sensizliği sorma! Cevap veremem dimağım kurur.
Soracaksan bende ki seni sor örneğin, sonra yüreğimi sor; yangın yerini… Cilası fazla gelmiş gözyaşların gözlerime, kızıl sancılarla doluyorum sana. Bir hicran türküsü tadında ayrık hücrelerim, bir ayrılık boşluğunda sigara içiyorum bize. Sonra sana yazdığım mektupların köşe başlarında yanıyorum. Elimde birkaç özlemin… Birkaç geçmişimizle susuyorum sana.
Sorma! Deliyim! Çayı da demli severim, seni de… Ama en çok seni severim. Çay öbür mesele…
Şimdi; Birkaç topaç yangın var yüreğimde, Bir çift göz kelepçeli kalmış yollarında. Her istasyon da seni bekleyen bir ben. Sonra sen gelmiyorsun evren dar geliyor ufacık bedenime… Fitili tutuşmuş mayın tarlasına dönüşüyorum. Bütün bedenim paramparça oluyor. Uykudan uyanıyorum. Elimi uzatıyorum yatağımın başköşesine bırakmış olduğum resmin gözlerime ilişiyor. Su yerine seni yudumluyorum.
Karabiberim! Türlü sancılar sineme saplanıyor, gördüğüm her düşü sana yorumluyorum. Gel; Bütün çaylar yoluna amade olsun…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Karabiberim... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Karabiberim... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Çok iyiydi ki