Benim Ölüm DediğimBenim ölüm dediğim; “ölümü, hayat bilmek” Kulakları kapayıp, gözleri tam yummaktır. Tarih, yaşanmış hayat; ondan gerçeği silmek, Yağlı kemiğe konmak; ya bir kemik ummaktır. Bünyemizde pek rahat hayat bulan bir illet; Orta malı memleket, horon teperken zillet, Gelene, ağam diyor. Gidene, paşam millet, Var olma sandığımız; yokluğa soyunmaktır. Demirleşmiş bağrımız, kurumuş gözlerimiz, Hep acının örsünde, dövülmüş sözlerimiz, Dinmeyen bir ağrıda solmuş gül yüzlerimiz, Akbaba beklentisi; kızıl kanda yunmaktır. Konuşmaktan muaftır susar, esner ağızlar, Düşünmekten ziyade, uyur kara yağızlar, Hep kendine yontmaya alışmış baycağızlar, Balkonda saksı gibi güneşte yanmaktır. En küçük bir kusuru; bazen büyütür insan, Çok büyük bir kusuru; bazen uyutur insan, Önceden pek yok idi; bu yeni bir tür insan, Zevkleri de ekmeği bir harama banmaktır. Vatan, millet, bayrağın değeri üç beş kuruş, İncelmiş, yumuşamış tatlı bir gevşek duruş, Midesinden zincirli, her dost maskeli vuruş, Cümle âlem kör, sağır ve de dilsiz sanmaktır. 29.04.2014- Ümraniye Özcan İşler |