SARI PENCERE
Kim daha çok yalan söndürdü
Bu göğün altında, bu pencere kenarlarında Bir delinin günlüğüne sıkıştırılmış Adı ezgilerde saklı bir kadın mı? Bir kadın “ kapı eşiklerini kaderine benzeten” Sarı penceresi, hüzün ve umut dolu. Kim daha çok yalnızlık tüketti Bu kentte, bu pencere kenarlarında Kirlenmiş duvarlar üzerine asılmış Eskimiş Pazar sabahları mı? Bir adam “ nemli yalnızlığının sebebi öksürükleri “ Sarı penceresi, gökyüzüne açılan bir hücre gibi şimdi bekleyiş ve ümit dolu. Kim daha çok tarih öldürdü Bu kıyıda, bu pencere kenarlarında İcat edilmiş kederlere sarılı Kurulu günahlar mı? Bir çocuk “ yürekli oyuncakları büyüklerininkine benzemeyen” Sarı penceresi, bir anne sesi kulaklarında huzurlu, vakitsiz ve süt kokar gibi… |