Sustuğum yerden BaşlaUmudu gergefe işlerken yalnızlık Ağzımda gevelenir bir sessizlik Şu sevdadan üryan hasret Şu vuslatı olmayan cennet Arabeks bir şarkıdır oysa beklemek Kalbinin içinde inzivaya çekilmek Susmak mı bu dilsiz ibadet yar İçimde alazlanırken aşk çığlığı Sessiz harflere gömmek intizarımı Nerde başlar da ,nerde bitersin ey kadim dostum yalnızlık Yüreğimin başına çökmüş bir gece gibi ağıt yakarken hüzün Dökülür çehrem, dökülür yüzüm Ezanlar çığlığıdır sevap yüklü dualarımın Amin de ne olur sevabına ,sevinsin bu şaşkın Sus deme bana Hani fütursuzca öyle Bırak konuşayım sevdanın diliyle Sustuğum her harf boynunda vebalidir aşkın Konuşmalıyım ki kalbinin tenha odalarında Yankılansın aklım Ferhat’ın bir tas suyudur şiir şimdi Şirin’in sevdası ise fıtratıdır susuzluğun Hangi taksimle başlarsa başlasın, hicaza vurur kendini gece Dileniyorum seni, içimden geçiyorken yağlı urgana sarılı her hece Şiir manzaraları işte hayat Yaprak dökecek yine takvimler senli cümlelerimden Bu yüzden sus deme bana sevdiğim Annemin avuç çizgisinde saklanır belki kaderim Belki de kederdir göremediğim Kahrım inkar,gerisi ölmek Sus deme bana sevdiğim Bir şiirlik olsun Şu sevdadan üryan hasret Şu vuslatı olmayan cennet Ört kelimelerimin üstünü yüreğinle ey şiir medet... Yasemin Demir 2014 zamansız şiirler |