HOTÖ'NUN ÇADIRI
Ayı oynaşa salıp,
Yıldızlarla sevişirken, Hotö’nun Çadırında. Bütün şairleri rüyamda gördüm. Mevlanayı gönüllerde ararken, Karanfil kokan kitaplarıyla, Şanlı bir bayrak misali, Tamer Abuşoğlu gelmiş, duruyordu. Karla karışık, bir yağmur yağıyordu, Ve elindeki “Sarı Mektep” kitabıyla Ercüment Asaf Yanıç. Mehmet Türkanın, Gözleri destan okuyordu; Dedekorkuttan; Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlundan. Abdulhadi Bay; Kumruda kucak açarken Kültüre sanata ve edebiyata; Gözleri ışıl ışıldı Hekimi’nin. “Tutsak Yollar”da. Ve hafiften gülüyordu. Vahittin’in resmine bakarken. “Mavinin yaş günüymüş, Mehmet Kara, Anasının aşure çorbasını dağıtıyordu, Tılsımlı elleriyle. Uyandım ki, Ne şair, ne de şiir var çadırda. Nede anasının aşure çorbasını , Dağıtan Mehmet Kara. Ala haaaa, dedim Ve güldüm kendi kendime. Hani ya? Nerede Nazey? Ahmet AYAZ |
saygılarımla