(Değerli Dostlar;

Bu şiir, Türk şiirinde ancak birkaç örneği olan bir formatta yazılmıştır.
Bütün kelimelerin aynı harfle başlaması, oldukça zor bir iş.
Bu sebeple sürç-i lisan ettiysek affola..)


Sebepsiz sönüşler sınadı sabrımı,
Siyah sularda sandım sonsuzluğu,
Sihrini sandukalara sakladım sebilimin,
Saçlarına sazaklar serpiştirdim.

Saydımki sadık sabalar süzüldü safkan,
Sırrıma safi sabah suzanları sızdı,
Serazad sahillerine sıralandı sızımın,
Sahaflar sayfa sayfa,
Saklı saralarımı sattı.

Sakıngan serçeler seyrimle sarardı,
Sağmal sermayelerim sanık sandalyesinde,
Sahtiyanım satır satır sağulara soruldu,
Sak sabahlarım sapa sahalarda soyuldu.

Salkım söğütlere salgın sakıncalarım seğirdi,
Samani sancılar seferberdi sargılarımda,
Sarsak sanılar sayıldı savrulganlığım,
Sefaletim sefih sayıklamalar sanıldı.

Sabıkalı saatlere sığındı sınırdışı sevdam,
Solgun sedam sari suskulara,
Safir sorguçlu sefirlerdi sisli seraplar,
Sırça sarayımda saf saf salınan..

Sağır sadırlar sömürdü Süreyya’mı,
Suçüstü salıkların semasında,
Semt semt, sokak sokak sükutum sergilendi,
Silik simgelerin simsarlarınca.


Simalarda sihirli simyalar soruşturdum senelerce,
Seyyah sevinçlerin selefiydi sinem.
Su-i sılaymış sürüklendiğim serüvenler,
Selimi sarfınazar sığınaklara sıvadım...

..........

Sen! su-izanlara saplanmış semender!
Sabotajcı sicilinin sahnelendiği sedyelerde,
Sansürlenmiş saplantılarının saldırganlığıyla,
Sağgörülü sarraflara satamazsın sihrini.

Sokulgan sığıntılara soğuk suratın,
Sarhoş sapaklara sıratın sıvanacak.
Sure sure salân söylenecek.
Sesim sıkboğaz saracak süfli sinini,
Saydam seyelanlar sıyrılacak, silik sıfatlardan,
Soylu sürgünlerim sahiplenecek sükutun silkinişini…

27-ŞUBAT-2006