SORMADAN NEDEN...
Ucu yırtık bir mektup
Naftalin kokulu Biraz sarı ve buruşuk, Hatıralar elde kalan Bir yandan yakıp yıkan. Metruk bir kalp, İzbe köşelerde tozlanmış duygular Saf ve yalın Hiç olmadığı kadar. Ilgıt ılgıt esen o hoş rüzgâr Eşsiz kokuları uzaklardan taşıyan: Ne varsa iç burkan, Ne varsa o günlerden miras kalan. Annemin bej ceketi Hani önden düğmeli, Kırık bir bebek elimde resimlerde Çocukluğumun unutulmaz günleri. Dün mü burnumun direğini sızlatan An mı doyamadığım tadına Yoksa yarın mı İçin için yakan, Merak uyandıran. Bir cebimde düşler Çakıl taşları gibi dökülen önümde Birer birer. Ve o esinti maziyi taşıyan Yanı başıma. Karanlık iç burkan Geceye yoldaş, Gün bekler güneşi Bir kavuşup bir yitirdiği. Sevdanın yanık tadı Hasretin buruk yanı Duyguların hayat ile Bitmek bilmez dansı. Doğru neydi ya da yanlış Ellerim semada İçimden kopan o sessiz yakarış Her gün yeniden Bitmek bilmeden Ve sormadan neden… |
tebrik ederim ablam