İnfilak Etti Soluğum
Bazen insan aradığını arar bulamaz ya
Tanıyıp tanınmadığı b/irinde bulur h/ani kendini F/elekten bir gün dertten tasadan uzakça Unutup her şeyi hatta kendimizi anımsamadan Eğlenip deşarj olmak dostlarla delicesine Soluğum infilak etsede nefesin cılız bu/harıdır yaşamak Ve soğuk bir tebessümle mangal yüreklerimizde Pişmeyi bekleyen yiyebileceğimiz kadar olsa dertler O vakite kadar öyle uysal ve masumdur ki dostluklar İnsanı kaburgalarından tutup omuriliğine kadar titretir Linç olurcasına sevgiden diye d/üşünürken Soluğumuz infilâk etse dimdik ne iyi olurdu yaşamak Gözlerinde batan akşamın ışıltısını y/ok saymadan Dalgalarıyla gezintiye çıkmış sandalca keyiflenmeli Neler olacaksa ruhumda kopacaksa fırtınalar kopsun artık Yada evet demek öyle derin olmalı ki unutulmalı varolan Eteklerine dökülen mimozaların ışıl ışıl dol/aşması gibi Ve infilak etmeli soluğumuz kem küm kayb/etmeden K/aybetsekte yaşamı başımız sağ, yüzümüz ağlar olsun Ömrümüz peşkeş çekilen hayatta uzun olsa ki nolur Öğrendim karakolda zabıt tutup ifade ederken kendimi Kalemim tezek kağıdım uykusuzluk çektiğinde çok geçti Yaşamak adına infilak etti soluğum tüt/erken |