sosyolojik merdivenin damla basamağından düştü düşlerimhayrettin taylan gotik bir hayatın egzotik gerçeğinde uyandım kozmik bir yolculuğun yıllanmış zamanına eklendi vebalim nazirelerin emzirdiği bir halin ses geleneğinde okundum ney’in neyinde cevapsız çalınışlara bestelenmiş umutlar arşiviyim maziye kadar insan ,insana kadar kader kesildim bir bağ, bir çağ,bir yenilişinin yenilmişliğinde ilerledim 2… sosyolojik merdivenin insanlık basamağında başladı adamlığım psikolojik katmanın yar basamağında başlar ayrılığın dersi morfolojik derinliğin yapım eklerinde türedim senli zamanlara antropolojik kalbimin sevi k ‘alıntılarında yürekçe dirildim biyolojik değişimin döngülerinde büyülenir sensizliğim ontolojik algının bütünlüğüne dayanır duruşumun adılı 3… ağrım, ağrı kadar yücelmiş, umudun van derinliği kadar ıslak nuh’a tanışmanın mistik öyküsünde bulunur sensizlik oysa yüreğim yunusi, sevdam yusufi boşluğu tümleyecek ,sensizliğin istenci dermanındayım siluet gibi değildi nitel özlemlerim başlı başınalığın tek başınalığındayım etik bir coğrafyanın en güzel kentisin diye betik cümlelere serildi algım görgülerin örgüsünde toplumsal katmanın nakışına nakkaşım misafirliğim aşka kadar güzel, güzele kadar özel sonrası çok sonraya gebe gülüm 4… ahir zaman masalında zahirliği oynadım vahim efsanelerin anlatısında olağanı aştım sevi gerçeğimle aynı ağıdın dilinde halaylara sözsüz kaldı kavlarım yanmış zamanın, yaşanmamış içsellerindeyim kanmış sözlerin öznesinde biriktim yüklemlerine severek vurgulandım aşka, zamana, ayrılığa…. |