9
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
2721
Okunma
Dinmiyor hiç matemim, dinmiyor gönül sızım
Bir toz tanesi kadar bedbaht ve anlamsızım
Körpecik bir yel esse, dağılıp gidiyorum
Aldığım her nefesi, iade ediyorum
Göğsümün sol yanında bir kasırga, bir boran
Ve bir yangın, kalbimin orta yerinde duran
Dilim zehir zemberek, boğazımda kördüğüm
Hangi yana bakınsam, cehennemdir gördüğüm
Gözlerim bir boşluğu geziyor baştan başa
Bir kâbus, düşlerimi vuruyor taştan taşa
Dört bir yanımda hüsran, ecel hain pusuda
Ha boğdu, ha boğacak beni bir damla suda
Zannetme yaşamaktan zerre haz alıyorum
Her gün nefes misali biraz azalıyorum
Tebessümüm, yüzüme çoktan yabancı oldu
Kangren bir yalnızlık ruhuma hancı oldu
Yokluğun dokundukça, inan buz oluyorum
Hangi mevsimi sevsem, yine güz oluyorum
Güneş yüzünü dönüp, batıyor ya ufuktan
Ve ay gür kaşlarını çatıyor ya hiç yoktan
İşte o an biçare, kendimden geçiyorum
Hüznümü yudum yudum aşk ile içiyorum
Biliyorum, bu veda benim kıyametimdir
Çektiğim her ıstırap, aşkına diyetimdir
Olsun be gönül gözüm, olsun ne olacaksa
Razıyım, bu hicranla ömrüm son bulacaksa
Varsın kanasın içim, varsın dilim lâl olsun
Uğruna cayır cayır yansam da helal olsun
S.U.
Serkan Uçar
06.03.2014
Şiirimi günün yüzüne yakıştıran Edebiyat Defteri ailesine, beğeni ve yorumlarını esirgemeyen şiir yürekli herkese teşekkür ediyorum, yüreğim ve şiir yüreğinize dokunduysa ne mutlu, yüreğiniz hep şiir çarpsın, sevgiler, selamlar.
5.0
100% (28)